gossip girl & gece evi kardeşliği
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Aşağa gitmek

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ Empty GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Mesaj  sekerkiss07 Cuma Tem. 09, 2010 7:16 pm

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Her aşk göz gördüğü zaman vurulmakla olmaz. Kimi zaman göz görmese de gönül gözü ona yardım eder. Bizim meşhur kızımız Kareena’nın gözleri kördür. Her şeyi ancak gönül gözüyle görür. Şuana kadar karşısına kendi prensi çıkmamıştır. Fakat ileride öle bir aşk doğacaktır ki prensinden ayrılması ancak ölümle olacaktır. Sizce kim ölür? Gözleri görmeyen Kareena mı? Yoksa ileride aşık olacağı prens mi? Takip edin ve görün Smile...
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ Empty Geri: GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Mesaj  sekerkiss07 Cuma Tem. 09, 2010 7:17 pm

Kareena’nın Ağzından

Her şey ben doğduğumda başlamış. Kör bir bebek olarak dünyaya gelmişim bu ilk zamanlar benim için zor olsa da zamanla alışıp dünyaya ayak uydurmaya başladım. Ama yine de görebilmeyi çok isterdim. İnsanın ailesini, akrabalarını, sevdiklerini ve dünyada ki birçok güzel şeyi görememesi yine de bir insan için çok zor bir şey. Şuan 20 yaşındayım ve okulumu bitirmeme çok az kaldı. Haftaya yurt dışına gidiyorum son sınavımızı orada uygulayacağım. Benim kim olduğuma gelince adım Kareena Koopar. Ben Hint asıllı bir kızım. Ailemle çok güzel bir dağ manzaralı evimizde yaşıyoruz. Bunu nereden mi biliyorum ben göremesem de ailem benim gözlerim oluyor. Yaşama bağlanma sebebim onlar. Neyse şimdi kahvaltı için aşağı inip güzel bir güne başlamam lazım…

_Günaydın!
_Günaydın güzel kızım.
_Günaydın prenses.

Babam bana her zaman prenses diye hitap eder. Onun için bir prensesten farkım yokmuş öyle diyor.

_Immm! Kahvaltı sofrası mükemmel.
_Senin için hazırlanıyor bunlar.
_Eee! Ne yaptınız bakalım gidiyor musun yurt dışına?
_Evet baba gitmem gerekiyor. Eğer gitmezsem sınavımdan geçemiyorum.
_Ben senin gitmeni istemiyorum prenses.
_Babacım zorunlu olduğunu bilmesem bende sizi bırakıp hiçbir yere gitmem. Ama bu sınavı verip mezun olmalıyım.
_Bende senin mezun olmanı istiyorum fakat başına bir şey gelmesinden korkuyorum.
_Ne gelecek başına Allah aşkına. Sanki küçük çocuk kızımıza bir şans ver bakalım. Hem belki gittiği yerde prensini bulacak ne malum yani.
_O kadar da değil.
_Ne var olamaz mı?
_Hayır efendim olamaz. Benim kızım hanım hanımcık gidip gelecek. Prens kendi bulsun kızımı bir zahmet.
_Unutma hayatım seninle karşılaştığımız da bende tatildeydim ve o günden sonra ayrılamamıştık. Bence kızımıza bir şans verelim de gitsin.
_Artık ben karışmıyorum. Ne yapıyorsanız yapın.
_Yine kaçtı gördün mü! Uzun zamandır tek başına bir yere gitmediğin için başına bir şey gelmesinden çok korkuyor.
_Ah! Anne sonuçta oraya tek başıma gitmiyorum ya. Bizim kızların hepsi geliyor hatta kuzenim bile geliyor. Korkulacak hiçbir şey yok.
_Peki tatlım ben hep senin arkandayım merak etme.
_Sağol annelerin birtanesi.
_Sende bebeğim sende.
Ve bavulları hazırlama vakti geldi. Yarın öğleden sonra uçakla Delhi'ye gidiyorduk. Bu yolculuk benim için çok eğlenceli olacaktı eminim bundan.

1 gün sonra;

Beklenen gün geldi artık yola çıkıyorum bütün her şeyimi hazırlayıp kapının yanına koymuştum. Babamlar hazırlanıyorlardı birazdan havaalanına doğru yola çıkacağız. Ne kadar gitmem gerekse de ailemden ayrılacağım için çok üzgündüm. Ama hepi topu 5 gündü sonuçta fazla ayrı kalmayacaktık. Annemlerle yola çıktık neredeyse varmak üzereyiz hocam ve arkadaşlarım gelmişlerdir kesin. Havaalanına vardık annem hemen kapımı açtı ve aşağı inmeme yardım etti. Babam bagajdan bavulları çıkardı ve havaalanına doğru yürümeye başladık. Annemin söylediğine göre sadece son kişiler bekleniyordu. Kuzenim yanıma geldi ve koluma girdi arkadaşlarımın arasına gitmem için. Hemen annemlere döndüm ve onlarla kucaklaşıp vedalaştım.

_Annecim babacım sakın üzülmeyin olur mu ? Ben sadece sınavımı verip geleceğim. Benim için dua edin lütfen.
_Tamam bebeğim sen hiç meraklanma senin için her anımızda dua edeceğiz.
_Prensesim sakın oralarda ki erkeklere kapılma tamam mı? Seni isteyen erkek senin peşinden gelsin.
_Olur babacığım sen merak etme dedim gülerek.

Tam arkamı dönmüş gidiyordum ki anneme şu soruyu sordum:
_Anne! Eğer prens şiir okursa ona ne diyeyim?
_"Nefesim kalbinde yer bulursa,aşkını bana ada o anda".

Artık gitme zamanı gelmişti. Uçak yolculuğumuz başlıyordu tam tamına 1.5 saat sürecekti. Keşke gözlerim görseydi kim bilir ne kadar güzel bir yerdir. Ben en iyisi elime kitabımı alayım. Allah’tan körler için de okuma kitapları var yoksa sıkıntıdan patlardım.

1.5 Saat Sonra;

Delhi havaalanına inmiştik. Dışarısı nasıl acaba bizim kızların vurgulamalarından anlamaya çalışacağım kesin. Hey bir dakika kuzenim Zooni nerede?

_Zooni neredesin?
_Buradayım canım. Aman Allah’ım!
_Ne oldu?
_Kareena keşke bu güzelliği görebilseydin!
_Neyden bahsediyorsun sen?
_Burada ki manzara süper!
Anlaşıldı bizim kızlar şimdiden coştu. Neyse otele doğru yola çıkmalıydık önce eşyalarımızı yerleştirmeli ve ülkeyi dolaşmak için tur aracımızı bulmalıydık. Otele doğru gidelim bakalım neler olacak. Otelde görüşürüz byyyyy Wink...
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ Empty Geri: GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Mesaj  sekerkiss07 Cuma Tem. 09, 2010 7:18 pm

2. BÖLÜM

Otele gelmiştik hocamız otelin uşağına bağırıp duruyordu görseniz o kadar komikti ki .

_Rao! Rao!
_Geldim efendim, geldim.
_Her ne emrederseniz!
_Dinle Rao 7 günlüğüne buradayız. 5 gün çalışmak için 2 gün tatil için. Delhi'yi gezmek istiyorum,senin zırvalıklarını dinlemeyi değil. Doğru düzgün dur be adam!
_Sandığınız gibi birisi değilim Bayan... Yıllarca devlet memurluğu yaptım... daha sonra buraya geldim.Şayet çocuğum olsaydı burada doğmuş olacaktı.
_Off yeter, kapa çeneni.Senin aile planlaması dertlerinle ilgilenmiyorum.Hey! Sen,Micky Mouse kılıklı!
_İsmim Balwaan,Micky Mouse değil.
_Tamamen öyle birşeye benziyorsun!Burada ki problem nedir Allah aşkına?
_Nerden başlayayım?Farlardan egzost çıkışına kadar problem var ve daha birçok problem.
_Komik olduğunu mu sanıyorsun?Aptal!
_Teşekkürler.
_Demek tur rehberisin, yeryüzünün neresindeyiz?
_Şehri dolaşmayı boşver,unut aklından geçenleri Rehan duruyor karşında,Tanrı'nın en büyük eseri...Rehan Khan.
_Hey sen Mr. Romeo,bırak şu ucuz şiir ayaklarını,dalkavukluktan nefret ederim.Haydi kızlar,binin otobüse. Hadi,hadi,hadi.
_Alkışlamadınız beni,yardım eder misin? Oh,göremiyorsun sen!
_Evet, görmedin herhalde,sende mi körsün?
_Allah'a şükür değilim.
_Kör olan birine söylenecek en güzel söz herhalde.
_Eğer kör olsaydım böylesine bir güzelliği nasıl görebilirdim? Allah seni yaratırken bir hata yaptı herhalde. Daha ne söylenebilir ki? Sana bir kötülük yaklaştığında,gözlerin alıp götürür onu.
_Kareena,hadisene...
_Geliyorum Fatty.
_Fatty? Bu senin ismin mi yoksa köpeğinin mi?
_Kapa çeneni!
_Hadi Balwante,bas bakalım gaza!

Yolculuk başladı otobüste seyir halindeydik sonunda. Rehan adlı oğlan ne kadar hoş şeyler söylemişti öyle. Dilim tutulmuştu resmen otobüs yolculuğumuza geri dönelim ...
_Maşallah!" Keşke bir yumak yün olsam parmaklarının her yerini sarsam".
_Eğer bir yumak yün olsaydın şişlerdim dedi Fatty.
_"Keşke bir kazak örse,giydirse,bu yaz gününde bile". Wow! Ne fikir ama!
_Kareena, şunun saçmalıklarını dinleme dedi Fatty.
_"Ben bir lavanta değilim, ben bir gülüm.Hayatın boyunca aşığınım,yanında oturana değil, sana gülüm".
Bütün kızlar bir yandan alkışlıyor bir yandan gülüyorduk laf Fatty'e gelmişti çünkü bu laftan sonra da baya kızacağa benziyordu.

_Hey,Bay Rehber! Bu ucuz şiirlerinle amacına ulaşamayacaksın haberin olsun!
_Eee! Kimin için örüyorsun bunu?
Elimde ki örgümü görmüş olmalı .
_Bir prens için örüyor senin gibi bir şeytana değil elbette. Ve eğer seninle ilgilenseydi susup oturmaz,mutlaka konuşurdu.
_Oh,eğer öyleyse konuşabilir yani?Kör olduğunu biliyordum,şimdi dilsiz olduğunu da öğrendim.
_Kareena!Konuşma şununla. Böyle adamları bilmezsin sen.
_Görünüşe bakılırsa erkekleri iyi tanıyorsun?
_Kapa çeneni!Aptal herif!
_"Orada öylece oturacaksan,üzüntü içinde. Aşk geliverir,girer sessizce içine."
_Bobo!
Söz sırası bana gelsin artık değil mi? Fatty ile Rehan iyi atışmışlardı biraz da ben konuşayım .
_"İnsan arzularını sınırlayamaz.Gömülsek de bulutların içine,isteriz halen gökyüzüne değmeye."
_Ooo! Kareena! dedi bobo .
_Hey hey Maşallah! Mükemmel... Rehan sözümü beğenmişti .
_"Gözlerinde dolaşan acıyı arıyorum,yüzünden bana doğru yayılan,düşmanlarımı bile severim, sana olan aşkımdan." Oh yeah, bu tavrını seviyorum.

Fatty yakında Rehan'ı kesecekti kesin neyse bizim gezme işlerimiz başlamak üzereydi. Az dinlenelim değil mi? Bekleyin bakalım görüşürüz...
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ Empty Geri: GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Mesaj  sekerkiss07 Cuma Tem. 09, 2010 7:20 pm

3.BÖLÜM

Rehan bizi tarihi bir yere götürmüştü çok güzel bir yerdi bunu göremesem de anlatılanlardan anlayabiliyordum. Fatty'i güzel kızdırmıştı dili iyi laf yapan cisten olan Fatty bile kızgınlıktan fazla birşey diyemedi. Galiba Rehandan hiç hoşlanmadı. Bence çok sempatik birisi içinden geçenleri yüzüne vuranlardan. Neyse biz gezimize dönelim mi ne dersiniz?

_İmparator Shah Jahan Kırmızı Kale'ye bu yoldan yürümüş.Mümtaz ve.... Hey Yarabbim! ve onun Dünya güzeli eşide.
_Dikkat et dedi bobo.
Rehan elimden tuttu ve inmeme yardım etti.
_Kendim idare edebilirim.
_Peki ya ben senin yanındayken kendimi nasıl idare ederim?
Rehan'ın telefonu çaldı ve bizden özür dileyerek yanımızdan birazcık uzaklaştı. Tabi fırsatı bulan Fatty hemen yanıma geldi ve ilerlememizi isteyen sözcüğünü dile getirdi.
_Devam edelim mi?
Kızlarla yürümeye başladık Allah'tan yanımda bobo vardı ona Rehan'ın nasıl birisi olduğunu sorabilirdim. Fatty olsa susmamı söyleyip konuşturmazdı bile .
_Bobo söyle bana nasıl biri?
_Çapkın kızım,hem de tam bir çapkın.
_Basit bir kız avcısı işte! dedi Rubina.
Bobo savunmaya geçti .
_Tamam öyle görünebilir ancak iyi biri gibi.Kakat bana aptal diye seslendi,yani...
_Onun tüm konuştuklarını unutacaksınız..Kadınlara bakışından ne istediği belli oluyor dedi Fatty.
_Bana Allah'a inanmadığını söyledi,bunu düşünebiliyor musunuz? dedi Rubina.
_Kargalar üşüştü. Bu bir işaret oılmalı.Bu tur işinden vazgeçelim diye söylendi Fatty.
O esna da onun sesini duyduk hepimiz.
_Benden uzak durmayı mı düşünüyorsunuz? Kalbin bu kadar kolay mı unutur?"Nefesinden yayılan o güzel koku artık benim,nasıl durduracaksın nefesini kessem senin."dedi Rehan tüm müthişliğiyle.Bunu bobo da onayladı sanırım .
_Harikaydı!Muhteşem dedi Bobo.
_Kalkın hadi! diye ters tepki verdi yine Fatty. Ah bir türlü izin vermiyor uzun süre bir yerde durmamıza.
Gezi işine kendimiz devam ediyorduk her gittiğim yerin duvarlarında ki motiflere ellerimle dokunuyordum.Kızların söylediğine göre Rehan her yerde yanımda yürüyor veya beni takip ediyormuş .Birara yanıma gelip elimi tuttu ve taş üzerine yapılan desenlere dokunmamı sağladı. Şaşırmıştım zaten kızlar hemen beni oradan çektiler. Bobonun gözleri Fatty'de idi. Rehan'a acayip sinirli bir şekilde bakış atmış . Tabi o bakış Rehan'ı korkutmamış bana yaptığı hareketi ona da yapmış ama Fatty'de ters tepki yaratmış.
Bir anda bir ıslık sesiyle müzik duymaya başladım.Rehan şarkı söylüyordu inanılır gibi değil. Sözler mükemmeldi. Haydi size de söyleyeyim o sözleri de fazla merak etmeyin.Ha!!!

"Eğer mehtap beni önermiş olsaydı
Bunu sana söylemesi gerekirdi.
Yüzünde ki duvağı kaldırıp
Seninle yan yana yürümek isterdim.

Kendimi bu uğurda feda eder
Bunun için canımı verirdim.

Eğer mehtap beni önermiş olsaydı
Bunu sana söylemesi gerekirdi.
Yüzünde ki duvağı kaldırıp
Seninle yan yana yürümek isterdim.

Elimin içine bir gül koydu. İnanamıyorum .Neyse biz şarkımıza dönelim.

Çekiciliğin öyle bir meltem ki
Bırak geçerken bana dokunsun.
Her hareketin özle zarif ki
Bırak kalbime doğru gelsin.

Kollarıma gelip,hiçbir bahanen olmasa,
Bu uğurda canım sana feda olsun.

Eğer mehtap beni önermiş olsaydı
Bunu sana söylemesi gerekirdi.
Yüzünde ki duvağı kaldırıp
Seninle beraber yan yana yürümek isterdim.

Kızlarla Rehan coşmuştu neredeyse hepsi dans ediyorlardı hele bir bölümde darbuka sesleri gibi sesler çıkınca kesin koptular dedim. Ama Rehan yanına çocukları alıp oynamaya başlamış. Omuz silkmeler tempo tutmalar anlayacağınız bizim Rehan koptu .

Şayet niyetimi sana söyeleyebilsem
Eminim ki yüzün kıpkırmızı olurdu.
Şayet kalbimi sana dinletebilsem
Eminim ki bir kuş gibi uçup giderdin.

Fakat gerçek duygularımı saklasam ne fayda,
Bu uğurda canım sana olsun feda.

Eğer mehtap beni önermiş olsaydı
Bunu sana söylemesi gerekirdi.
Yüzünde ki duvağı kaldırıp
Seninle beraber yan yana yürümek isterdim.

Hislerimi saklayabilsem ne fayda,
Bu kalp olsun sana feda.

Islık sesleri kulaklarım da yankı bulmuştu ve günüm o kadar güzel geçmişti ki bazen Rehan yanıma gelip koluma bilezik takmış bazense yanımdan geçerken histerik olarak elini elimin üstüne değdirmişti. Sanırım bu gidişle beni kendine aşık edicekti. Annem biliyor olsa ne derdi acaba? Kesin şiirle karşılık vermemi söylerdi . Neyse biz otelimize dönelim. Akşam olduğuna göre artık dinlenme vaktimiz geldi.Yine hocamız Rao'yu tersliyordu.
_Düzgün dur be adam!Sana bakınca benim belim ağrıyor.Ve sen Bay Micky Mouse sabah saat tam 09:00'da provalar için hareket etmeliyiz.
_Öyleyse gidelim dedi Balwaan.

Sabah dans gösterimiz için başkanlık binasına gidecektik. Önce ülkelerimizin kaşmirlerini iyi bir şekilde sunacaktık ve sonrasında bir sınava tabi tutulacaktık. Anlayacağınız baya zorlu bir sınav olacaktı.Bakalım ne olacak.Tam çıkmış gidiyordum ki biri kolumdan tutup beni çekti. Elini ağzıma koyup ses çıkarmamı önledi.

_Şşşş! Benim ,Rehan.
_Biliyorum bu edepsizliği bir sen yaparsın.
_Daha da edepsiz olmak istiyorum.Burdan benimle kaçmanı istiyorum.Sana Delhi'yi göstermek istiyorum.Korumaların olmadan,hayır deme,sonunu düşünmeden.Daha sonra ne düşünürsen düşün benim hakkımda.
_Şu işe bak! Kargalar üşüşmeye başladı.
Tam gidiyordum ki yine birşey söyledi.
_Yarın provalardan sonra bekleyeceğim seni,bu kargalarla beraber.

Artık uzaklaşmaya başladım.

3.KİŞİ

Balwaan ile Rehan konuşmaya başlamışlardı. Aslında Rehan iyi bir erkekti fakat çok çapkın bir tipti ve bunu Balwaan'da biliyordu.

_Bu otobüsün kilometresinden daha fazla kız girdi hayatına.Bu kör kızdan ne istiyorsun?
_Ne isteyebilirim ki Balwante,herkes mehtabı ister.
_Gökyüzünde birtek ışık var, bize yolumuzu gösteren.Şimdi onuda mı istiyorsun?
_Derler ki;Aşık olursan devamlı uykuların kaçar,Eğer bana aşık olacak biri olursaacımasızca uyurum,uyurum ve uyurum dedi Rehan.
_Hadi gidelim.

E hadi bize de uyku gözüktü sonra görüşürüzzzzz Wink


sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ Empty Geri: GÖZLERİN GÖRMEDİĞİ AŞK BÜYÜSÜ

Mesaj  sekerkiss07 Cuma Tem. 09, 2010 7:21 pm

4.BÖLÜM

Gece uykusuz olduğum için balkona çıkmıştım. Kafamdan geçenleri düşünüyordum kara kara. Fatty bana sesleniyordu ama ben hala Rehan'ın dediklerini düşünmekle meşguldüm. Kafamı kurcalamayı başarmıştı çapkın erkek .

_Kareena! Yorgun olmalısın,hadi yat uyu! dedi Fatty.Ama bir sorun bakalım onu takan kim .

Birden gecenin hoş havasını mutlulukla içime çektim ve sonrasında yatmaya gittim. Sabah erken kalkıp provaları yapmaya gittik. Dans ederken hala dün gece söylediği sözler aklımda dolanıyordu.

_"Daha da edepsiz olmak istiyorum. Benimle kaçmanı istiyorum."

Rubina hareketleri yapmamda yardımcı oluyordu ama aklımı söylediği sözler o kadar meşgul ediyordu ki bir türlü dansa konsantre olamıyordum. Bunu sonunda Fatty'de farketti.

_Kareena! Neden konsantre olmuyorsun?
_Bobo,telefonunu kullanabilir miyim?

Tabii ki arayacağım kişi annem olacaktı. Ona bu konuda birşeyler sormalıydım.
_Aç hadi anne!

Telefon çaldı defalarca çaldı ama cevap veren olmayınca kapatmak zorunda kaldım ve kendi kararımı dışa dönük bir şekilde dile getirdim.

_Bu kararı kendi başına vermelisin Kareena dedim.

Ve hemen hocamın yanına gittim.

_Of Allah'ım,bu benim aptallığım.Elbette gezdiğimiz dolaştığımız yerleri görememen senin suçun değil.
_Biliyorum.
_Ama güzel bir gezi oldu ne dersin. Tamam,provalardan sonra otele dönebilirsin.

Tekrar kızların yanına döndüm ve Fatty'den dans hareketlerini bana anlatmasını istedim. Oda bana hareketleri beden diliyle hem anlattı hem de gösterdi(ne demek istediğimi gayet iyi anladınız umarım) öğrenmem için.

_Güzel! Neyse ki sonunda Rehan'dan uzaklaşabileceksin dedi Fatty.

3. Kişi

Kareenalar provadayken çapkın Rehan ise başkanlık binasının önünde ki görevliyle konuşuyordu.

_Kardeşim,söyle bana. Burada bütün gün duruyorsun.Başkanın koltuğunda oturmayı hiç mi hayal etmedin? dedi Rehan görevliye.
_Neden böyle birşey düşüneyim ki?Biz polislerin işi bu,güvenliği sağlamak.Eğer Başkan olsaydım,hiç hareket olmadığından öylece otururdum diye yanıtladı görevli Rehan'ın sorusunu.Ve ikisi birlikte kahkaha atmaya başladılar.

_Çok şakacı bir adamsın! dedi Rehan.
_Büyükbabam sayesinde diyerek yanıtladı görevli.
_Büyükbaba?
_Büyükbabam İngiltere için çalışırdı.Bütün gün onların "Neşeli olun,neşeli olun" laflarını duydu.Doğduğumda hafızasını kaybetmişti.Tek hatırladığı kelime sadece şuydu: "Neşeli".Böylece adımı Neşeli koydu.

Tekrar güldüler.Ortam gayet iyiydi yani.

_Evet,evet gülmekde haklısın.İşte bu yüzden memurlar buradan geçerken "Bay Neşeli" derler ve geçerler.
_Bence bu harika.Teşekkürler,sayenizde ülke de güzel ruhlu insanlarda var.

Ve Rehanla görevli tekrar gülerken bir anda o sesi adını söylerken duydu.

_Rehan!
_"Tanrı'nın beni kutsadığını hissettiğim şuan,Tek yaptığı bana seslenmesiydi bir an."

Kareena sonunda Rehan'ın yanındaydı ve Rehan onun sesini duyduğunda bu sözü söylemişti. Şimdi birlikte bir yerlere gidiyorlardı. Rehan ıslık çalarak bir araç çağırdı.Tam aracın geldiği anda telefonu çaldı. Kareena'yı araca doğru döndürdü ve binmesini sağladı. Cebinden telefonu çıkardı ve konuşmaya başladı.

_Alo! Bak, size otobüsü gönderdim Balwaan'la. Hayır, ben bugün gelmiyorum.Ne demek daha önce haber verseydin?Şimdi söylüyorum işte.

Telefonu hızla kapattı ve Kareena'ya döndü.

_Hadi gidelim.
_Söz verdiğin halde işe gitmedin mi?
_Eee ne olmuş?
_Babam her zaman der ki;Biri işine sadık olmazsa o iş yürümez o kişiye güven olmaz.
_Çok iyi.İşimi senin için bıraktım,sen kalkmış bana öğüt veriyorsun.
_Annem her zaman verilen sözden daha önemli birşeyin olmadığını söyler.
_Annenin ve babanın öğütleriyle mi yol alıcaz?
_Neden bu kadar şeyi sana söylüyorum?
_Neden?
_...
_Öyleyse işe geri dönüyorum yani?
_Evet.
_Şöyle düşün,eğer bugün işe gidersem yarın gelemem.
_Ben otele geri döneceğim,sende işine.Yarın izin alırsın ve bizde buluşuruz tamam mı?
_Tamam değil!Ailenin dediklerini unutma. Şimdi iyi dinle.Eğer bugün işe gidersem,yarın gelemem.
_Geleceksin.. Gidelim.
_"Bencil bir hayat istemem.Başka birinin aşkını da istemem.Eğer gelirse ve sana aşkını itiraf ederse sor ona,git ona,emin ol hiç acı çekmem."Hadi Allah'a ısmarladık.

Ertesi Gün

Kareena hazırlanmış Rehan'ın gelmesini bekliyordu.O anda yanına birisi geldi.

_Selamlar Bayan Kareena!
_Selamlar Bay Neşeli!
_Keşke herkes böyle neşeli olsa da birbirlerine bu şekilde seslense.Dün ne oldu biliyor musun?Dün 20 kişiye günaydın dedim ve bana söyledikleri tek şey "İyi akşamlar"'dı.
_Bu kadar insan nasıl yanlışlık yapar ki?
_Yanlış olan saatimdi. Sabahleyin durmuş bütün gün insanlara Günaydın diyip durmuşum.Rehan'ı göremedim bugün?
_Bende görmedim.
_Sanırım beni sevdi çok temiz kalbi var ve sanırım kafası biraz karışık.
_"Susuzluğumu su dindiremez,böyle engellere alışığım.Seni Allah'a şikayet etmekden vazgeçtim,bana öyle bir vurdu ki aşkınla kendimden geçtim."
_Evet beraberiz işte.Eee! Kör kıza Delhi'yi gezdirmek nasıl birşey?
_Beni görebiliyor musun?
_Hayır!
_Sesim neye benziyor? dedi Rehan Kareena'nın yüzüne doğru yaklaşarak.
_Fırtınadan önce ki gök gürültüsü gibi.
_Nasıl kokuyorum?
_İlk yağmurdan sonraki toprak kokusu gibi.
_Tenim neye benziyor? diye sordu Rehan Kareena'nın elini yüzünde gezdirerek.
_Dilenci elbisesi giymiş bir Prens gibi.
_Ve hemen Delhi'yi görmüş olacaksın.
_Dikkat et! Burası Kanlı Kapı.İmparator Aurangzeb,kardeşi Dara Shikoh'un kellesini burada vurdurdu. Kafasını da buraya astı,işte buraya. Tam olarak durduğun yerde.Ve İngiliz Hükümeti Bahadur Shah Zafar'ın iki oğlunu ve bir torununu tam burada öldürdü. Tam olarak burada,arkanda.
_Lütfen,bu kadar yeter.Gidelim buradan.Rehan Kareena'yı bileklerinden tutup duvara yasladı.
_Bu Delhi'nin kanlı tarihidir.Moğollar,İngilizler burada birçok kan akıttı.İşte bu yüzden kıpkırmızı kanlar hala bu duvarlardan akar.Kareena korku ve tam kaçarken Rehan kolundan yakaldı ve gülmeye başladı.
_Korktun mu? Ne düşündün?
_Ne demek ne düşündün ki? Bu kadar çabuk korktuğumu mu? Hayatımda hiçbir renk görmedim kan rengi nasıl korkutabilir ki?

Rehan Kareena'nın omuzlarını elleriyle okşadı ve sağ elini Kareena'nın kalbine götürdü.
_Şimdi korkuyorsun dedi.

Kıslarrrrr sizce neler olucak fikirlerinizi dışa vurun bakalım! Merak ediyorum Öptüm sizi byyyy Wink Wink
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz