gossip girl & gece evi kardeşliği
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

GECENİN FISILTISI

+2
tuğçe
dilara
6 posters

Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty GECENİN FISILTISI

Mesaj  dilara Paz Haz. 06, 2010 11:03 am

GECENİN FISILTISI
Yağmuru seviyorum diyorsun,
Yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun
Güneşi seviyorum seviyorum diyorsun,
Güneş açınca gölgeye kaçıyorsun
Rüzgarı seviyorum diyorsun,
Rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun
İşte,bunun için korkuyorum;
BENİ DE SEVDİĞİNİ SÖYLÜYORSUN...
WILLIAM SHAKESPEARE
Yağmurlu bir sonbahar günüydi.Penceremin dışından Londra sokaklarına süzülen yağmurun sesini duyabiliyordum ve huzur buluyordum.Sanki ruhum bedenimden çıkıp sokaklara dökülüyor gibiydi.Yağmur,acı içindeki ruhumu serinletiyordu.Ölüm sessizliğini bana unutturuyordu.Kalbim çıkacakmış gibi çarpıyordu.Adranalin damarlarımda delicesine hareket ediyordu.Ama bu hareketlilik hüznün acı dolu hareketliliğiydi.Arkamda bırakacaklarımın hüznüydü...Bir yandan bavulumu toplayıp bir yandan da annemle olan görüşme için heyecanlanıyordum.O kara geceden sonra onunla hiç görüşemedim.Babam annemi aldatmıştı ve annem bunu öğrendiğinde evden aceleyle çıkmıştı.Arabayı deli gibi sürerken de bir adamı öldürmüştü.Ve şimdi ben evimden kovuluyordum.Ve ben bize bunları yapan adamdan nefret ediyorum.Artık buraya evim bile diyemiyordum.Annemin kokusu yok…Okuldan eve geldiğinde seni karşılayacak sıcak bir hava yok…Bunlar olmayınca nasıl ev olabilir ki burası ?Aşağıda nefret ettiğim adamın ve onun sevgilisinin gülüşmelerini duyabiliyordum.Ne kadar da mutlulardı.Ben ise buradan gitmek zorundaydım…Yavaşça merdivenlerden aşağıya indim.Salonda oturmuş gülüşüyorlardı.Nasıl bu kadar acımasız olabiliyorlardı!!!Annemle görüşmeye gittikten sonra Windy ve Alisha ile buluşup onlarla vedalaştım.En zor olanı Windy ile olanıydı.Ona ayrılmamız gerektiğini söylediğimde gözlerinden bir damla yaş süzülmiştü.Ona bunu yapmaya hakkım yoktu.Ama Amerika'ya gittiğimde o beni unutacaktı.Herkes gibi...

Amerika'ya gittiğimde Sally ve David beni karşıladı.Sally gerçekten güzel ve iyi bir kadındı.David ise sevimli sayılabilirdi.Annemin çok eski arkadaşlarıydı.Onlar iyi insanlardı.Beni evlerine kabul etmişlerdi.Bana en üst katta kocaman bir oda vermişlerdi.İçini döşemişlerdi bile.
''Tatlım eşyalarını yerleştirdikten sonra aşağıya yemeğe gel.''Sally neşeli bir şekilde odadan çıktı.Yeni hayatım başlamıştı...
1.bölüm
Sally ve David beni yeni okuluma getirdiler.Yani.......(ismini sonra bulacağım)Lisesine.Lise sonu burada okuyacaktım.David okulun önünde arabayı durdurdu.Ama hiçbirimiz konuşamıyorduk.Arabanın içinde garip bir sessizlik vardı.Hiç birimizde konuşacak güç yoktu.Sessizliği bozan ben oldum ve arabanın kapısını açıp dışarı çıktım.İlk adımımı attım ama durdum.Karşımda yeni okulum duruyordu.Gözlerimin dolduğunu hissettim.Ama babamın yanından kurtrulabilmek için buna mecburdum.Yoksa ben buna dayanabilir miydim Burnumu çektim ve topuklarımın üstünde döndüm.Arabaya yöneldim.David camını indirdi.
''Çıkışta ben kendim gelirim.Biraz yürümeye ihtiyacım var.''Onların cevap vermesini beklemeden öğrenci işlerine yürümeye başladım.Onları üzmek istemiyordum ama....Elimde değildi.Öğrenci işlerinden ders programımı aldım ve okulun koridorlarında yürümeye başladım.Bana bir dolap vermişlerdi ama içi görülmeye değerdi.
''İnan bundan daha kötülerini gördüm.''Dolabın kapağını kapattığımda sarı saçları omzunda kesilmiş tatlı bir kız duruyordu.
''Bundan daha kötülerinidüşünemiyorum.''Kız gülmeye başladı.
''Ben Vanessa.''Elini bana uzattı.Elini tuttup ve sıktım.
''Bende Melinda.''
''Sen yeni öğrencisin.Hani İngiltere'den gelen.Umarım Georgia'yı beğenmişsindir.
''Evet beğendim.İngiltere'den daha sıcak en azından.''Bu sözleri söyleyince gözlerimin yeniden-maalesef-dolduğunu hissettim.Çünkü bu konuşma bana İngiltere'yi hatırlatmıştı.Ama bu sefer toparlanmam kolay oldu.Tekrar kıza odaklandığımda birine el ediyordu.
''Fred buraya gel!''Kızın seslendiği yöne baktım.Kumral saçlı,uzun boylu-ve kaslı-bir çocuk bize doğru geliyordu.Çocuk yanımıza gelince bana elini uzattı ve bende elini sıktım.
''Fred bu Melinda okula yeni geldi.''
''Bende Fredie tanıştığımıza memnun oldum.''Ela rengi gözleri pırıl pırıldı.
''Hey Destiny!!''Vanessa koşarak yanımızdan ayrıldı.
''Van seni sevmişe benziyor.''
''Bunu da nereden çıkardın ?''Bana gülümsemekte olan Fredie'ye baktım.
''O...mutlu.Senden hoşlanmasaydı suratı asık olurdu.''Bana daha geniş bir şekilde gülümsedi.Vanessa siz gidin ben sonra gelirim şeklinde bize elini salladı.
''Bakalım ilk dersin neymiş.''Elimdeki ders programını aldı.
''Bas Gosgrove ile kimya.Bu harika!!!Benimde ilk dersim.''Ders programını ondan alırken içime bir mutluluk doğdu.Kendimi şu bir hafta içinde hiç olmadığım kadar iyi hissediyordum.Benim mutluluğumu anlamış olacak ki onun da mutlu olduğunu hissedebiliyordum.
''Hadi gel gidelim.Yalnız senin için sorun olmazsa dolabımdan bir şey almam gerek.''Koridordaki bir dolabın önünde durdu.Göz açıp kapayana kadar dolaptan alacağını almış ve dolabını kapatmıştı.
''Şimdi gidebiliriz.''Sırtıma hafifçe dokundu.Sınıfa girince en arkanın bir önündeki boş sıraya oturdu.Bende nereye oturmam konusunda kararsız kalmıştım.Tam ikinci sıraya yönelecekken bana seslendi.
''Hey nereye gidiyorsun­ ?Yanıma gel.''Yanındaki boş yere eliyle vuruyordu.Biraz çekinerekte olsa onun yanına oturdum.O ise oldukça rahat gözüküyordu.
''Yanındaki kişinin yanına oturmam ...''
''Chuck bunu kafasına takmaz.Hem anlat bakalım neden buraya geldin ?''Ban merakla baktı.''Yani buraya isteyerek gelmediğin belli.''Ah!Anlamıştı.Bunu saklamaya çalışmamıştım ama yinede mutsuz olduğumu anlamasını istemezdim.Kafamı kaldırıp ona baktığımda,gözlerini bana dikmiş olduğunu farkettim.Utanıp kafamı aşağıya indirdim.Duyulmayacak kadar alçak bir sesle ona cevap verdim.
''Buna mecburdum...''Gözlerine tekrar baktım.Merakının arttığını açıkça görebiliyordum.Tam söze başlayacakken Bay Gosgrove içeri girdi.Kısa boylu ve tombul bir hocaydı.Elindeki kitaplarla benim yanıma geldi.Kitapları bana uzatırken tombul yanaklarında bir gülümseme belirdi.
''Aramıza hoşgeldiniz Bayan Tiffany'''Ardından geri döndü ve dersi anlatmaya başladı.Dderse tam konsantre olmuşken elime bir kağıt çarptı.
NEDEN BURAYA GELDİĞİNİ ÖĞRENMEK İÇİN SABIRSIZLANIYORUM MELİ...
Notu okuduktan sonra karalamaya çalıştığım notlardan kafamı kaldırıp ona baktım.Önüme bir not daha düştü.
ÖĞLEN YEMEĞİNDE...
Kafamı kaldırıp tekrar ona baktım ve tamam anlamında kafamı salladım.Ardından kafamı tekrar ders notlarıma gömdüm.Ama bakışlarını hala üzerimde hissedebiliyordum.Zil çaldıktan sonra yavaşça kitaplarımı topladım ve sınıftan dışarı çıktım.Okulun haritasına baktım ve ingilizce sınıfının olduğu yeri bulmaya çalışırken bir el omzuma dokundu.Bu Fredie'ydi
''Öğlen görüşürüz.''Kocaman bir sırıtışla bana güldü.Erdından uzun koridorda kayboldu.Ben de büyük uğraşlarla ingilizce sınıfını buldum ve en arkada bir yere oturdum.Zil çalınca bir çocuk bana doğru yöneldi.Ve çocuk gerçekten çoook yakışıklıydı.Sarılı kahveli dağınık saçları ve mavi gözleriyle çok tatlıydı.Yanıma gelince durdu.
''Yerimden kalkar mısınız bayan ?''İçimden keşke hiç konuşmamasını diledim.
''Burada dilediğin kadar yer var.İstediğin yere oturabilirsin.''Sınıfta kalan boş yerleri gösterdim.Ama çocuk yanımdan ayrılmak yerine orada öylece duruyordu.
''Tek oturmayı tercih ederim ve her zaman burada otururum.''Tam ona cevap vermak için ağzımı açmışken öğretmen içeri girdi.İçeri giren öğretmen oldukça gençti.Kestane rengi saçları omzundan beline doğru kıvırcıklar halinde dökülüyordu.
''Daren lütfen yerine otur.''Daren adlı çocuk bana sert bir bakış attıktan sonra yanıma geçti.Benden olabildiğince uzağa oturmaya gayret ediyormuş gibi gözüküyordu.Bay Gosgrove gibi o da bana ders kitaplarımı verdi.Ama yanımdan geçerken Daren'a baktı.Onun sert bakışlarını yumuşatmak için gülümsedi.
''Bayan Tiffaniy'le anlaşıyor gibisiniz.''Ses tonunda imalı bir ifade vardı.Bu lafın üzerine Daren saçlarını karıştırdı ve bana doğru kaydı..Dersin ortasında yine önüme bir kağıt düştü.
DAREN'A KAFAYI TAKMA.O,HER ZAMAN BÖYLEDİR.YANİ İÇİNE KAPANIK...VE UNUTMADAN ARAMIZA HOŞGELDİN
DESTİNY
Destiny...Sabah Vanessa'nınkonuştuğu kız olmalıydı.Notun geldiği yöne doğru baktım.O arada Daren'ın bakışlarını yakaladım.Benim onu gördüğümü farkedince yerinden hafifçe kıpırdandı.Ve sonra bana bakan başka birini daha gördüm.Bu Destiny olmalıydı.Benim onu fatkettiğimi görünce hafifçe elini kaldırdı ve bir kağıt daha attı.
UPS...ÇAPKIN BAKIŞLAR =)Bu kız çıldırmış olmalıydı.Bence o bakışlar çapkın değil nefret doluydu.Ne de olsa yerini kapmıştım.Bu sefer ben ona bir not yazdım.
BENCE O BAKIŞLAR ÇAPKIN DEĞİL NEFRET BAKIŞLARIYDI.NE DE OLSA ONUN YERINE OTURDUM.Notu onun sırasına attım.Notu açınca suratında bir gülümseme belirdi.Benim sırama bir not attı ama öğretmen kağıdı gördü ve yanımıza geldi.Daren bir çırpıda kağıdı cebine sıkıştırdı.
Daren bir açıklaman vardır umarım.''
''Bayan Dawson o sadece çöp.Yere düşmüştü.O yüzden Destiny bana onu bana verdi.''Suratında nefes kesici bir gülümseme belirdi.Hoca yanımızdan gidince bana bir bakış attı ve tekrar ders notlarına gömüldü.Ders çıkışında beni kapıda yakaladı ve notu bana uzattı.
''Teşekkürler.''Notu bana verirken bir an ellerimiz birbirine değdi ve biz öylece kalakaldık.Ama Fredie'nin gelmesiyle ellerimi birbirimizden ayırdık.Arkasına bile bakmadan koridorda kayboldu.Öğlen yemeğinden önceki son ders trigonometreydi ve çıkışta Fredie'yi sınıfın kapısında beklerken buldum.
2.bölüm
''İtiraflara hazır mısın ?''
''Sanırım.''Birlikte yemekhaneye doğru yöneldik.Yemekhaneye gittiğimiz de Vanessa ve Destiny bir masada önlerinde dolu tepsilerle oturuyorlardı.Fredie ve ben yemek sırasına giridik.Fredie büyük bir hızla sıradan çıktı.Tam yemeğimi alırken aklıma Destiny'nin notu geldi.Yemekhane sırasından çıkıp masalardan birine tepsimi bıraktım.
BUNLARA NEFRET BAKIŞLARI DEMEYE BİN ŞAHİT İSTER.Tam o sırada arkamda birinin durduğunu hissettim.Arkamı dönünce Daren'ı gördüm.Yüzünde mahçup bir ifade vardı.
''Sana sabah biraz kötü davranmış olabilirim.''
''Biraz mı ?''Parmaklarıyla oynuyordu.
''Tamam ben sabah tam bir .....''
''Öküz gibi davrandın.''
''Aslında öyle demiycektim ama neyse.''Sanki hayatında ilk defa özür diler gibi bir hali vardı.
''İlk defa mı özür diliyorsun?''
''Aslında evet.Nereden anladın ?''
''Halinden.''Dayanamayıp gülmeye başladım.Şimdi o da benimle birlikte gülüyordu.Ama o benden önce toparlandı.Arkasını döndü.Bir adım atmışken dönüp bana baktı.
''Yarın yanındaki yeri boş tut.Yer bulmak zorunda kalmayayım.''Sonra arkasını döndü ve gitti.Biraz önce neler olmuştu.Sanki flört eder gibiydik.Peki ya gerçekte öylemiydi.Bir anda bunun doğru olmasını istediğimi farkettim ve elimde olmadan kızardım.KEndimi toparladıktan sonra tepsimi aldım ve Vanessaların oturduğu masaya doğru gittim.
''Bir an hiç gelmeyeceksin sanmıştık.''Vanessa bir yandan koca bir pizza dilimini yemeye uğraşıyordu.
''Neredeydin Meli ?''Ben ağzımı açamadan Destiny benim yerime cevap verdi.
''Daren'la konuşuyordu.''
''Daren'la mı !!!!''Bunu Vanessa ve Fredie aynı anda söylemişti.
''Neden bu kadar şaşırdınız ?''
''O çocuk çooookkkkk yakışıklı ve popüler!!!!''
''Yakışıklı değil ama kabul popüler.''Fredie'nin sesi gücenmiş gibi çıkmıştı.
''Tamam sende yakışıklısın.Ama o ayrı bir dünyadan sanki.''Vanessa sanki Fredie'ye inat yapıyordu.
''Ooofff şimdi kusacağım sanırım!Tanışmamız resmi olmadı ha ne dersin Melinda.''İmalı bakışını tatlı bir gülümseme ile sonlandırdı.Bu gülümseme karşısında kafamı başka yöne çevirdim.Ve o anda masanın köşesinden sessizce bana bakmakta olan siyah saçlı kısa boylu çocuğu gördüm.Benimle konuşamamıştı ama yine de bana bakıyordu......
Öğlen yemeği bitince hepimiz sınıflarımıza dağıldık.Bundan sonraki dersim Vanessa'yla,diğer derslerim ise hepsiyle(Bu hepsiye Daren da dahil!!!)ortaktı.Çıkış zili çalınca hızlıca dışarı çıktım.Okulun kapısından çıkamdan önce Fredie beni yakaladı.
''İstersen seni eve bırakabilirm.''
''Teşekkürler ama yürüyeceğim.''Umarım alınmamıştı ama buna ihtiyacım vardı.Hem birlikte gitmemiz durumunda neden buraya geldiğimle ilgili bana sorular soracaktı.Ve ben şimdi bu sorulara cevap vermeyecektim
Hava iyice bozdu ve sonunda yağmur yağmaya başladı.Elbette yanımda şemsiye olmadan anında sırılsıklam oldum.Ama birden kafamın üzerinde bir şemsiye belirdi.Kafamı kaldırıp baktığımda şemsiyeyi tutanın Daren olduğunu gördüm.O harika derinlikteki mavi gözleriyle bana bakıyordu.Mahcup bir şekilde ona bakıp gülümsedim.
''Burada ne işin var ?''
''Yürümek isteyen tek sen değilsin.''Sabahki gibi nefes kesici bir şekilde gülümsedi.Bakışlarımı kaçırdım ve başımı eğdim.
''Pekala çok iyi bir başlangıç yapmamış olabiliriz ama ben Daren.''Bana elini uzattı.Onun elini tekrar tutmanın nasıl bir his vereceğini çok merak ediyprdum.
''Bende Melinda.''Ve elini sıktım.İlkinden daha çok heyecan vericiydi.Tama o sırada kırmızı bir porshe yanımızda durdu.Arbadan Fredie indi.
''Fredie !''Daren'ın sesi''Neden buradasın ?''der gibiydi.
''Daren!''Fredie onu aynı ses tonuyla yanıtladı.Sonra beni farketti.
''Tanrım!Sana ne oldu böyle ?''Üzerindeki montu çıkarıp bana verdi ve beni arabasına doğru yönlendirdi.Ön kapıyı açıp beni içeri oturttu.Ama kapıyı kapatmadan araya ayağımı koydum.
''Sen gelmeyecek misin ?''
''Melinda....''Daren derin bir nefes aldı.
''Yarın görüşürüz...''Arkasını yavaşça döndü ve tek bir kelime daha etmeden gitti.Fredie hızlıca kapıyı kapattı.Direksiyona geçip arabayı çalıştırana kadar konuşmadı.
''Daren seni takip mi ediyordu ?''
''Elbette hayır !''Bu lafımdan sonra arabayı derin bir sessizlik sardı.Daren'la ilgili hiç bir şey onu ilgilendirmezdi.O da bunun farkına varmış olacak ki hiçbir şey söylemeden arabayı sürüyordu.Tekrar konuştuğumuzda ona evi tarif ettim ve ardından tekrar derin bir sessizliğe gömüldük.Çıkarken kolumu tuttu.
''Özür diilerim bu beni ilgilendirmezdi.Ayrıca....''
Daha bugün tanıştık.''Bana üzgün bir şekilde baktı.
''Ama ileride çok iyi arkadaş olacağımıza eminim.''
''Arkadaş...''Sözcükleri sessiz bir şekilde mırıldandı.Onu daha fazla üzmeden arabadab dışarı çıktım.Evin kapısının önüne gidince penceresini açtı.
'Yarın görüşürüz!''Ardından bana son bir bakış atıp arabasının gazına bastı.Arkasından sokaktan ayrılana kadar baktım.Ardından yeni evime girdim.Kapıyı açtığımda Sally tarafından yapılan üzümlü kekin kokusuyla sarmalandım.Üskata odama çıktım ve kendimi yatağa atıp deri bir uykuya daldım.

Sabah iğrenç bir saaat sesiyle uyandım.Yorganı üstümden atıp dolabıma yöneldim.Bilemiyorum ama bugün güzel görünmek istiyordum.sonunda jean üstüne bol bir t-shirt ve siyah hırkamı giydim.Ayaklarıma converslerimi giydim ve Hilfiger marka çantamı taktım.İnanamıyordum.Tam bir ay olmuştu.Bu bir ay içinde harika arkadaşlar edinmiştim ve en iyisi Daren'la aram mükemmeldi.Bir aydır her ingilizce dersinde birlikte oturuyorduk.Aynadaki görüntüme son kez baktım.Güzeldim.Yada idare ederdim.Kahve rengi saçlarımın arasından koyu kestaneler ve sarılar parlıyordu.Ve yeşil gözlerimi çevreleyen gür kirpiklerimle iyi görünüyordum.Dalgalı saçlarımı son bir kez düzelttikten sonra dışarı çıktım.Arkamdan bir sesin geldiğini duydum.
''Melinda!''Destiny bana doğru koşuyordu.Yüzünde munzur bir ifade vardı ve kahverengi gözleri parıldıyordu.
''Günaaaaaaaayyyyyyyyyddınnnn!!!!''Sesi çok neşeli geliyordu.
''Daren'la ran iyi gibi.Hemen bizi unuttun.''Bana imalı bir şekilde bakıyordu ve de konuyu pat diye Daren'a bağlamıştı.Birden bakışları arkamda bir yere odaklandı.
''Ben kaçar!!!''Neden demeye kalmadan yanımdan ayrıldı.Tam o sırada bir el omzuma dokundu.Fredie tam arkamda duruyordu.Destiny'nin neden gittiğini anladığımda bakışlarım bile sertleşmişti.
''Günaydın!!!''Suratında tatlı bir gülümseme belirdi.Ama ben onun tatlı gülümsemesine aldırş etmeden hızla etrafıma bakıyordum.Acana Daren bugün okula gelmemiş miydi ?
''Kimi arıyorsun ?''Fredie alınmış gibi gözüküyordu.Hemen toparlandım.Onu kırmayı istemezdim.
''Şey Vanessa'yı arıyorum.''Fredie az da olsa düzelmiş gözüküyordu.Fredie'ylşe birlikte dolabıma yöneldik.
''Kİtaplarımı alsam iyi olacak.''Sesi sert çıkmıştı.Seri adımlarla yanımdan ayrıldı.Dolabımı açtığımda bir zarf yere düşütü.Zarfı açıp içindeki notu okudum.
İLK DERSE GİRME VE BENİ BUL.SANA SÖYLEMEM GEREKEN ÖNEMLİ BİR ŞEY VAR
DESTİNY
Notu okuduktan sonra içime bir merak doğdu.O öneml, şey neydi ?Ve asıl sorun dersten nasıl kaçacaktım.Dersim Fredie ile ortaktı.Bu düşüncelerle boğuşarak sınıfa girdim.Fredie'nin daha gelmemiş olduğunu gördüm.Ya şimdi ya da hi,ç deyip kendimi sınıftan dışarı attım.Ama şans bu ya kapıda Bay Gosgrove ile çarpıştım.
''Bayan Tiffaniy...''Bana neden sınıfta değilsin bakışı attı.
''Şey ben kendimi hiç iyi hissetmiyorum bay Gosgrove.''Bay gosgrove inanmış gibi gözüküyordu.
''Bay Wing buraya gelebilir misiniz ?''Arkamı döndüğümde bize doğru gelmekte olan Daren'ı gördüm.İşte şimdi bittiğim andır diye geçirdim içimden.Onu ne diye çağırmıştı ki????
''Bayan Tiffaniy'i revire götürebilir misiniz Bay Wing ?''OOff yaaaa Daren beni revire götüreceğine göre hayatta kaçamazdım.
''Teşekkür ederm ma ben kendim gidebilirim.''Bu lafım üzerine Daren bana kafası karışmış bir şekilde baktı.
''Olur mu öyle şey!Dren Melinda'yı revire götür.''Benim laf etmeme bile izin vermeden sınıfa girdi.Ama Daren konuşmadı.
''Benimle birlikte olmaktan olmaktan pişman mısın ?''Sesi kırıldığını açıkça belli ediyordu.Tam o sırada Fredie aceleyle yanımzdan geçip sınıfa girdi ama bizi farketmedi.
''Elbette hayır ama...''Ama ne ?Ona ne diyecektim.Doğruyu bu söylemeliyim yoksa bayılmış numarası yapıp kollarına mı atılamlıyım ?Yavaşça koluma girdi ama benden olabildiğince uzak duruyordu.
''Şey...Benim gitmem lazım.''Kolumu ondan kurtulmak için çektim ama o daha sıkı tuttu.
''Bırak!!!''Ve o anda bıraktı.Onu üzmeden kurtulmak istiyordum ama bunu yapamamıştım.
''Üzgünüm Daren...''Arkama bile bakmadan oradan uzaklaştım.İlk önce yemekhaneye baktım ma orada yoktu.Dışarı çıktığımda Destiny'nin bir bwm'ye dayanmış olduğunu gördüm.Ona doğru geldiğimi görünce yavaşça doğruldu.
''Neden bu kadar geciktin ?''Sürücü koltuğunun kapısını açtı ve içeri girdi.
''Sonra anlatırım.''Arabanın etrafından dolaşıp yolcu koltuğuna geçtim.Şansa da yağmur yağmaya başlamıştı.
''Nereye gidiyoruz ?''Arabayı deli gibi sürüyordu.
''Gidince görürsün.''Gaza daha fazla yüklendi.
''Yavaş sür !!!''
''Bu kadar bebek olma Melinda !''Yağmur yüzünden yollar iyice kayganlaşmıştı.Araba zik-zak çizmeye başladı.Ve sert bir viraja girdiğimde araba kontrolünden çıktı.
''Durdur şunu !!!!!''
Olmuyor direksiyon kitlendi ve fren tutmuyor!!!!!!!!!!!!!''Çığlıklarımız birbirine karışıyordu.
''Ölemem!!!Yeminim var!!!Arada kalmak istemiyorum!!''Şimdi ağlıyordu.
''Ne yemini ne arası???''Ve çarpma sesiyle her şey birbirine girdi ve ardından sonsuz bir karanlığa gömüldü.
3.bölüm
Kısa kısa birbirini takip eden bip sesleri....Ölüm bu mu demekti ?Sadece bip sesleri miydi ölüm ?
''Melinda.....''Bu tatlı ses sanki tüm vücudumu ele geçirdi.Artık vücudumdaki her kıvrımın canlandığını hissedebiliyordumGözlerim benden izin almaksızın yavaşça açıldı.Yanımda oturana baktım.
''Daren...''Sesimin bir fısıltı halinde çıkmasına rağmen beni duydu ve hemen elimi sıktı.
''Buradayım!''
''Bizi...Bizi buraya kim getirdi.''Konuşmakta güçlük çekiyordum ve ayrıca sesim çok kötü çıkıyordu.
''Bu yanlıştı biliyorum ama sizi takip ediyordum.Senin daha yeni tanıdığın birine ters davranmayacak biri olduğunu tahmin ediyordum.Ve...Arabanız takla atmaya başladı...''Daha fazla konuşamadan sustu.
''Ama iyi bir haberim var.Seni Fredie derdinden kurtardım.''Gözlerinde muzip bir parıldama belirdi.''Çıldırmış gibi etrafta dolanıyordu ve en kötüsü hiç bir işe yaramıyordu.''Konuşmasını küçük bir kahkaha ile sonlandırdı.Birden aklıma Destiny geldi.O nasıldı ?İyi miydi ?
''Destiny o nasıl ?''Daren'ın yüzündeki gülümseme birden soldu.
''Ne oldu ?''Telaşlanmaya başlamıştım.Doğrulmaya çalıştım ama o beni omzumdan itti.Bu canımı yakmıştı.Ağzımdan küçük bir inilti çıktıHemen omzumu bırakıp tekrar elimi tuttu.Şimdi bana daha yakın duruyordu.
''Üzgünüm....''Sesinin neşesinden eser kalmamıştı.
''Destiny...Ona ne oldu!!!!''
''O...Artık aramızda değil...''Birden gözlerimin yandığını hissettim.İçime çok kötü bir acı oturmuştu.Ve salya sümük ağlamaya başladım.Hemde Daren'ın yanında.Kendimi durdurmaya çalışıyordum ama yapamıyordum.Daha bir ay önce tanıdığım biri için ağlıyordum.Daren beni belimden tutup kendine çekti ve bana sarıldı.Bu bana tam anlamıyla ilk dokunuşuydu.Ama şu anda kendimi bunu düşünemeyecek kadar berbat hissediyordum.
''Şşşşttttt....Ağlama...''Kısa bir süre-ya da kbul etmel,yim uzun bir süre-sonra ağlamam sona erdi.
''Şimdi nerede ?''Onu gömmüşler miydi ?Ne kadar süredir uyuyordum?
''Ailesi onu Kanada'ya götürdü.
''Peki ne kadardır baygınım?''
''Bir gün.Seni ağrılara karşı uyuttular.Başını çok sert vurmuştun.Bu yüzdenn başına dikiş atmak zorunda kaldılar.Ve kolunda bir kaç ezik ve çürük var.Omzunda çok fazla derin olmayan kesikler.Bunların dışında gayet iyisin.''Peki ben kurtulmuşken ı nasıl ve neden ölmüştü.
''Peki o neden öldü ?Ben yaşarken o...''
''Kemerini takmadığı için arabanız takla atarken camdan fırladı.Sana...Sana bir şey oldu sandım....''Yavaşça bana doğru eğildi.Ne nefes alabiliyordum ne de kıpırdayabiliyordum.Sadece ona bakabiliyordum.Dudaklarımız arasında çok az bir mesafe kalmışken kapı sessizce tıklandı ve yavaşça açıldı.Fredie kapının eşiğinde şaşırmış gözlerle bize bakıyordu.Daren yavaşça beni kollarından çıkardı ve tekrar elimi tuttu.
''Wing biraz dışarı çıkabilir misin ?''Daren'ın gözleri öfkeyle parıldadı.
''Fredie!!!''
''Seninle yalnız konuşmak istiyorum.''Daren ayağa kalktı ve Fredie'ye doğru doğru yöneldi.
''Dışarıda olacağım.''Fredie'nin yanından geçerken onun omzuna çarptı.Bunu kasıtlı yaptığı açıkça belliydi.Kapıyı ardından gürültülü bir şekilde kapattı.
''Aranızda ne var !!!''
''Bu seni ilgilendiren soruların kapsamına girmez!!!''Ağzını açacak gibi oldu ama sonra vaz geçti.Yatağa doğru yöneldi ve elimi tutmak için bana doğru uzandı.Ondan önce davranıp elimi çektim.
''Lütfen dışarı ÇIK!!!Biraz dinlenmek istiyorum.''Gözlerindeki hüznün arttığını gördüm ama aramızdaki mesafeyi korumak için buna mecburdum.Kısa bir ana bekledi ama sonra kapıya yöneldi.Omuzları çökmüştü.
Sana cumaya kadar rapor vermişler.Cuma görüşürüz.Sanırım.''Bu son sözcüğü bir fısıltı halinde söylemişti.Yavaşça kapıyı açtı ve son bir hüzün dolu bakışın ardından gitti.

Cuma...Yeniden okul ve Fredie ile yüzleşme.Kendimi tek kelimeyle bok gibi hissediyordum.Raporluyken Vanessa da Fredie de beni ziyarete gelmişti.Ama Daren...O gelmemişti.Aramamıştı bile...Onu son kez o hastahane odasında görmüştüm.Okulun ilk gününde olduğu gibi okula tek gidemiyordum.Sally beni mercedesi ile götürüyordu.
''Onlara raporunu uzatmalarını söylemiştim ama onlar...
''Lütfen...Ben iyiyim.Aslında Beni götürmenize bile gerek yoktu.''Bana Sert bir bakış attı.Onunla tartışmaya girmeyecektim.Kafamı pencereye dayadım ve etrafı izlemeye başladım.Okula geldiğimizde hızlıca aşağı indim ve ana binaya doğru yürüdüm.Dolabımdan kitaplarımı alrken dolabının önündeki Daren'ı gördüm.Bütün cesaretimi toplayıp Daren'ın yanına gittim.Omuzları çökmüştü ve Mavi gözlerindeki hüznü açıkça görebiliyordu.HÜZÜN ???
''Selam!''
''Günaydın.''Bana bakmadan konuşuyordu.Ayrıca sesi oldukça sert ve mesafeliydi.
''Neler oluyor ?''Sesim onun sesine karşı sert çıkmıştı.
''Hiç bir şey olduğu yok!!!''Yalan söylediği açıkça belliydi.
''Ne demek bir şey yok.O zaman neden bana karşı mesafelisin ?!''Dolabının kapısını sert bir şekilde kapattı ve bu beni yerimden zıplattı.
''Aramızda hiç bir şey yok ki mesafe olsun!!!!!!!!''Hızlı bir şekilde yanımdan ayrıldı.Orada öylece kalakaldım.Ben ona ne yapmıştım ?Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Ama yine de bu ince bir çizgi göz yaşının süzülmesine mani olamadı.Gözlerim hafif nemli bir şekilde sınıfa girdim.Fredie en arkada tek başına oturuyordu.Onun yanına gidip oturdum.Ona umut vermemem gerekiyordu ama şimdi yalnız oturamazdım.Yanına oturduğumu görünce bana umutla baktı.Bu bakış direncimin son gücünü de aştı.Koşarak sınıftan çıktım.Ve evet hüngür hüngür ağlamaya başladım.Fredie hızla sınıftan dışarı çıktı.Beni görünce suratında bir şok ifadesi belirdi ama sonra sonra yanıma gelip bana sarıldı.Ama yine de Daren'ın yaptıklarını unutamıyordum.Birden koridorda birinin bizi izlediğini farkettim.Daren....Orada ,öyle kaskatı durmuş bizi izliyordu.Gözlerindeki nefreti ve hüznü açıkça görebiliyordum.Yumruklarını sıktı.Ama bana hala bakıyordu.Sertçe arkasını döndü ve uzaklaştı.Şimdi daha çok ağlıyordum.Koridorun başında Bay Gosgrove gözüktü.Beni öyle görünce adımlarını sıklaştırdı.Yanımıza geldiğinde nefes nefese kalmıştı.Söze başlamak için ağzını açtığında susturmak için için elimi kaldırdım.
''Ben iyiyim.''Gözümü sildim ve Fredie'nin kollarından çıktım.Yavaşça sınıfa girdim.Ama ders boyunca derse dikkatimi veremedim.Tabii ondan sonraki derslerede.Fredie her an yanımdaydı.
''Melinda!!''Vanessa hızla yanıma geldi ve bana sarıldı.
''Hoş geldin!''Vanessa'nın sesi kulağımda çınlıyordu.Fredie yemek sırasına girmişti bile.Bizde boş bir masaya geçtik.Daren yanımdan hızla geçerken bana sert bir bakış fırlattı.Zaten ortak dersimize de girmemişti.
''Daren'ın siniri hala geçmemiş.Sinir mi?Daren neden sinirlenmişti ki?
''Ne siniri ?''
''Sizin Fredie ile çıkmanıza sinirlenmişti.
''Fredie'yle mi?!''Hemen ayağa fırladım.Hızlı bir şekilde yemek sırasına yöneldim.Fredie'yi tutup yemek sırasından çıkardım.
''Sen....Sen nasıl olur da Daren'a bizim çıktığımızı söylersin!!!Sesim o kadar yüksek ve set çıkmıştım ki buna kendim bile inanamadım.
''Beni kötü bir niyetim yoktu.''Elindeki tepsiyi yakın bir masaya bıraktı.
''Senşn niyetinin iyi mi kötü mü olduğunun benim için bir önemi yok.Önemli olan senin yalan söylemiş olman.Hemde Daren'a!!!''Gitgide daha çok sinirleniyordum.
''Onun ne düşünmesineden senin iin bu kadar önemli ?''Onunda kızmaya başladığı sesinden açıkça belliydi.
''Bu seni ilgilendirmez!!!''
''Ondan hoşalanıyorsun ama bunu kendine bile itiraf edemiyorsun.Ve ayrıca kendini bendende uzak tutamıyorsun.Çünkü o seni üzüyor.Ama sen bunu anlamak istemiyorsun !!!''Söyledikleri bende şok etkisi yarattı.Ve birden kendimi tutamayıp ona tokat attım.Bana şaşkın bir şekilde baktı ve bir adım geri attı.Arkamı dönüp Daren'ınYemekhanedeki herkes gibi o da bizim-elbette-tertışmamızı görmüştü.Sesimi normal hale sokmyı başarınca konşmaya başladım.
''Benimle dışarı gelbilir misin ?Daren tek bir kelime bile etmeden ayağa kalktı.Ben Daren'ın önüne geçip yürümeye başladım.Sonunda okulun arka bahçesine çıktığımızda durdum.Yağmur yağıyordu bu yüzden dışarıda kimse yoktu.Arkamı döndüğümdeDaren'ın hala benden uzak durduğunu farkettim.Yerinden kıpırdamadan bana bakıyordu.Aramızdaki sesizlik bir süre sonra can sıkıcı bir hal almıştı.Sonunda sessizliği bozmaya karar verdim.
''Ortada bir yanlış anlaşılma var.''Daren umursamaz bir şekilde omuz silkti.Sarılı kahveli saçları yağmur yüzünden neredeyse siyah olmuştu.
''Ortada yanlış anlaşılma yok.''
''Var!!!''Sesim tekrar yükselmişti.Daren hala ilgisiz görünüyordu.
''Tamam neymiş o olay?''
''Fredie ve benim aramdaki şey.''Daren dikkatini daha çok verdi.
''Sizin sevgili olmanız.''Sözünü alycı bir gülümseme ile sonlandırdı.
''O konuda !''
''Peki bunun nesi yanlış anlaşılma ?''
''Biz...Fredie'yle sevgili değiliz.''Daren kocaman bir kahkaha attı.
''Bu beni ilgilendirmez biliyorsun değil mi ?''Daren şimdi ciddileşmişti ve bana doğru bir adım attı.
''Ben Fredi'yi sevmiyorum.''
''Buna emin misin ?''Bana doğru bir adım daha attı.
''Eminim hem de hiç olmadığım kadar !''Daren çok daha büyük bir adım attı.Şimdi aramızda iki üç santim mesafe vardı.
''Peki kimi seviyorsun ?''Bakışları iyice derinleşmişti.Ve ne yalan söyleyeyim çok utanmıştım.Kafamı eğdim.O eliyle suratımı kadırım ona bakmamı sağladı.
''Kimi?''Sorusunu yinelemişti.Ve eli hala suratımdaydı.
''Seni.''Bunu nasıl söyledim bilmiyorum ama söyledim.Gözlerinde bir sevinç belirdi ve bana doğru eğildi.
''Bende seni seviyorum.''Başını mavi gözlerinden başka yöne bakamayana kadar eğdi ve ardından dudaklarımız buluştu.İlk önce çok küçük bir öpücük olarak başladı ama ardından....Elleriyle suratımı kavrayıp kendi suratına çekti.Okulun bahçesinde öpüşüyorduk.Bu garipti.Ama umrumda değildi.Kollarını belime doladı.İkimizde bunun çok önce olması gerektiğini biliyorduk.Hiç bir şey düşünemiyordum.Daren.Sadece Daren vardı.Ve onun dudakları.Daren birden suratını benden uzaklaştırdı.Kaskatı kesilmişti.Tıpkı Fredie'yle beni sarılırken gördüğünde olduğu gibi yumruklarını sıkmıştı.Gözleri öfke saçarak sabit bir yere bakıyordu.Kafamı çevirdiğimde hızlı bir şekilde bize doğru gelen Fredie'yi farkettim.
''Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz!!!''Fredie'nin sesi boş bahçede çınladı.
''Bu seni hiç ama hiç ilgilendirmez!!!''Fredie verdiğim tepki karşısında şaşkına dönmüştü.
''Bu çocuk seni öpüyorsa bu beni ilgilendirir!''Sesinde öfke ve üzüntü vardı.Daren Fredie'ye doğru bir adım attı.
''Daren'la aramdaki hiçbir şey seni ilgilendirmez!''
''İlgilendirir!!!Çünkü ben seni sevi....''
''KAPAT ÇENENİ !!!Bir kelime daha edersen suratının ortasına yumruğu yersin.''Daren yumruklarını daha çok sıkmıştı.
''Melinda lünfen beni din...''
''Seni dinlemeyeceğim.Şimdi defol git burdan !!!!!!''Ama Fredie beni duymamış gibi olduğu yerde duruyordu.Bunun üzerine arkamı döndüm ve okula girdim.Fredie gerçekten canımı sıkamya başlamıştı.
''Yardım et....''Tam Fredie'ye bağırmak için arkamı döndüğümde koridorda benden başka kimsenin olmadığını gördüm.
''Yeminim için yardım et....''Ses dahada belirginleşiyordu.Ama sesin kaynağını bir türlü bulamıyordum.
''Lütfen....''Ses giderek duyulmak bir hal aldı.Aniden bir el omzuma dokundu.Bu beni hazırlıksız yakalamıştı.Bu yüzden yerimden sıçradım.
''Seni korkutmak istemedim.''Daren yavaşça elime yöneldi.Belli ki çekiniyordu.Ama sonra elimi sıkıca kavradı.
''Fredie ile yaşananlar için üzgünüm.Onun böyle bir şey yapabileceği aklamın ucundan bile geçmiyordu.Daren'ın gözlerindeki ifade giderek yumuşuyor ve daha da sevecen hale geliyordu.Onun gözlerine bakınca her şey açıklığa kovuştu.Bu doğruydu....Bende onu seviyordum.Hemde tüm benliğimle....Birlikte el ele Vanessaile ortak dersimin olduğu sınıfa yürümeye başladık.Sınıfın kapısında dudağıma küçük bir öpücük kondurdu vr bir kez elimi sıktktan sonra elimi bıraktı ve uzun koridor boyunca gözden kaybolodu.Bende Vanessa'nın yanındaki boş yere oturdum.
''Aranız düzelmiş....''
''Evet.''
''Peki Fred'le aranızda geçenler...Gerçekten çok korkunçtu.''Vanessa'nın sesinde üzgün bir ifade vardı.
''O olayların yaşanmasını istemezdim.''
''Ama o salak bunu çoktan haketmişti.Hem nasıl olurda böyle bir şeyi uydyrabilmiş aklım almıyor.''Vanessa'nın sesi üzgünden gittikçe kızıgna dönüyordu.
''Ona kızma.Sanarım istemeden ona ümit verdim.''
''Ama şimdi siz Daren'la sevgili olduğunuza göre bunun mümkün olamayacağını anlamıştır sanırım.''
''Sanırım...''
''Ne demek sanırım...Başka bir şey mi oldu ?''Vanessa meraktan çılgına dönmüştü.
''Bugün biz Daren'la bahçedeydik.Fredi bizi gördü.İleri geri konuşmaya başladı.''
''Ne yani sırf bahçedesiniz diye mi ileri geri konuşatu?''
''Aslında hayır bizi öpüşürken gördü.''Bunu söylerken utanmıştım.
''AA......Anladım.Tabi Fredie'de çılgına döndü.Daren gibi birine bu yapılır mı ?
''Yaaa.....Yani tam kavga patlak verecek sandım.''
''Yardım et....''
''Bir şey mi dedin ?''
''Hayır....''Vanessa ban dikkatlice baktı.
''Peki bir ses duydun mu?''Vanessa bana deliymişim gibi baktı.
''Canım ben ses felan duymadım.Galiba son günlerde olanlaar seni yordu.''Evet bu duyduğum seslerin cevabı olmalıydı.Sanırım biraz dinlenmek bana iyi gelecekti.DErs boyunca Vanessa'yla hiç konuşamadık.Dersin ortasında bir şey cama vurud.Dönüp cama baktığımda bir elin camdan aşağıya doğru indiğini gördüm.Gözlerimi kapayıp açtığımda el gitmişti.
''Bana yardım et!!!!!........''
4.bölüm
''Bana yardım et...''Vanessa'ya baktım.Hiç bir şey duymadığı kesindi.Tamamen derse odaklanmıştı.
''Gitmek istiyorum...Lütfen!!!''Ses çarsiz bir hal almıştı.Sesten kurtulmak için başımı kollarımın arasına gömdüm.Zil çaldığında Vanessa yavaşça bana dokundu.
''İyi misin ?''Benim için endişeli olduğu açıkça belliydi.
''Evet....Yada sanırım....''Kapıda Fredie belirdi.Yine ne söyleyecek diye düşündüm.Onun konuşmasına fırsat vermemek için hemen çantamı toparladım.Ama kaçamadım.Kapıdan geçerken kolumdan tuttu.
''Üzgünüm...Ama sizi öyle görünce kendimi kontrol edemedim..Lütfen beni affet!!!''Bana masumca baktı.
''Affedersem bunları yapmaktan vazgeçecek misin?''Evet anlamında başını salladı.
''Tamam affettim.Ama bir daha pislik gibidavranma!''Fredie'nin gözleri mutlulukla parıldadı ve bana sarıldı.
''Melinda ?''Arkamı döndüğümde bize bakmakta olan Daren'ı gördüm.Sanki hayal kırıklığına uğramıştı.Arkasını dözdü ve hızla ilerlemye başladı.Arkasından koştum.
''Daren lütfen bekle !!!''Daren durdu ama sırtı bana dönüktü.
''Bana beni sevdiğini söylemiştin!!!''Sesi keskin ve soğuk çıkmıştı.
''Ben seni seviyorum !!''
''Kararını ver o veya ben.Senin iyiliğin için en iyi olanı seç...''Daren hızlı adımlarla yanımdan uzaklaştı.Bügün kötü başlayıp iyi devam etti.Ama şuanda remen iğrenç ötesi....Daren'ı yeni bulmuşken onu kaybetmek üzereydim.Hemde Fredie yüzünden.Daren anlamıyor muydu???Yoksa bana güvenmiyor muydu??Ben onu sadece onu seviyordum.Bu düşüncelerle boğuşarak okulun bahçesine yürüdüm.Hala yağmur yağıyordu.Ama ben buna aldırmadan dışarı çıktım.Bu sefer başımın üzerinde beliren bir şemsiye yoktu.Sadece ben ve yağmurdan vücuduma yapışmış ıslak kıyafetlerim vardı.
''Yardım et....''Ses tekrar geri gelmişti.
''Yardım et....''Ses sürekli aynı şeyi söylüyordu.Hırsla çantamı yere attım.
''Sana yardım edemem!!!Bak ba ben kendime bile yardım edemiyorum!!!Kendime yardım edebilseydim Daren'la arama bozulmazdı.Kendime yardım edebilseydim hala Londra'da olurdum!!!''Sanırım delirmeye başlamıştım.Olmayan bir sesle konuşuyordum.Çantamı almak için arkamı dönerken ses tekrar duyuldu.
''Yeminimi yerine getirmem gerekiyor!!!''Ses öfkeli bir hal almıştı.Arkamı döndüğümde Destiny tam karşımda duruyordu.Siyah uzun saçaları ıslanmıştı ve yüzü bembeyazdı.
''Yeminim için yardım et!!!''Birden ortadan kayboldu.O ölmüştü ve ben onu görmüştüm.Kalp atışlarım dört nala koşmaya başladı.Ben ÖLEN birini görmüştüm.
''Melinda!!!''Vanessa elinde bir şemsiye ile bana doğru koşuyordu.Ve son gördüğümde o oldu.Birden yer ayaklarımın altından kaydı.Ve ben karanlığın içine düştüm.

''Melinda...''
''Uyanıyor...''
''Melinda buradayız...''
''Melinda....''
Bir sürü ses beynimin içinde yankılanıyordu.Gözlerimi açtığımda başımda toplanmış kalabalığı gördüm.Vanessa,Fredie,Bay Gosgrove,Bayan Dawson ve bilmediğim bir çok öğrenci ve öğretmen daha.Gözlerim hemen Daren'ı aradı.Ama o yoktu.Bana hala kızgındı.
''Bay Wing içeri giremezsiniz!Burası yeterince kalabalık!''Revirdeki hemşire bas bas bağrınıyordu.Ama gelmişti!Daren gelmişti!
''Lütfen izin verin!''Daren hemşireyi aşıp yanıma geldi.
''Daren ben üzgü.....''
''Şşşttttt!Bunun ne yeri ne de zamanı.''Parmaklarını dudaklarıma bastırdı.Daren'ın sesi hala sertti.
''Tamam bu kadar yeter.Herkes sınıflarına!Ve siz Bayan Tiffany''Bay Gosgrove öğrencileri revirdden çıkartıyordu.Hemşire yanıam gelip kalkmama yardım etti.Ama ben gözlerimi Daren'ın üstünden ayıramıyordumSadece o çıkmamıştı ve Bay Gosgrove ile konuşuyordu.Ardından Bay Gosgrove dışarı çıktı ama Daren çıkmadı ve bana bakıyordu.Yanıma geldi ve koluma girdi.Çantamı benden aldı.Bahçeye çıktığımızda yağmur dinmişti.Birlikte Daren'ın arabasına bindik.Beni ön koltuğa oturttu ve kemerimi taktı.Ardından sürücü koltuğuna geçti.Arabanın içi aynı onun gibi tatlı bir kokuyla sarmalanmıştı.Yavaşça Daren'a baktım.Tamamen yola odaklanmıştı.
''Özür dilerim....''
''Ne için ?''Sesi çok öfkeli ve sert çıkıyordu.
''Ben Fredie'ye umut vermedim.onu sadece arkadaşım olarak görüyorum.Ve senin seçim işine gelirsem ben seni seçiyorum.Çünkü ortada senden başka şık yok.''Direksiyonu sıkan ellerini biraz gevşetti.
''Buna emin misin ?''Evet sesi de yumuşamıştı.Ve benimde beklediğim buydu.
''Buna eminim.''Daren'ın derin bir nefes aldığını duydum.
''Bu beni affettiğin anlamına mı geliyor ?''Evet anlamında başını salladı.
''Bugün neden bayıldın???''Ona ne söylemeliyim bilmiyordum.Ona ne diyebilirdim ki ?Ben garipten sesler duymaya başladımAh bir de ölmüş bir kızı gördüm ve ardından korkudan bayıldım.Böyle bir konuşma durumunda benim deli olduğumu düşünürdü.
''Bunun sebebi ben miydim ?''Direksiyonu tutan ellerini yeniden sıktı.Onu üzmek istemiyorsam hemen bir yalan uydurmalıydım.
''Şey.....Bunun seninle bir alakası yok.Sadece Sadece bugün aklıma Destiny ve kaza geldi.Birden fena oldum.''Ona kısmen doğruları söylemiştim.Ama kısmen...Daren uzanıp elimi tuttu ve yol boyunca bir daha konuşmadık.
5.bölüm
Güzel bir cumartesi....
TV,ben ve patlamış mısır.Harika bir üçleme.Fox'ta dizilerin tekrarını izlerken telefonum çaldı.Arayan Vanessa'ydı.
''Efendim?''
''Günaydın yada tünaydın !!!Keyifler nasıl bakalım ?''Sesi telefonda çınlıyordu.
''İyi senin ?''
''Harika!Diyorum ki bugün sinemeya gidelim.Vizyona harika bir film girmiş.''Pek gitmek istemiyordum ama Vanessa'yı kıramazdım.
''Tamam.''
''Pekala bir saat sonra senin kapındayım.''Ardından pat diye telefonu kapatt.Hızlı bir şekilde yukarı çıkıp üstümü değiştirdim.Bir saat sonra dışarıdan korna sesi geldi.
''Hazırlanman çok kısa sürdü.Seni görende kuleden iniyor sanar.''Yol boyunca sürekli okuldaki yeni dedikoduları anlatıyordu.Sinemaya gittiğimizde biletleri almaya gitti.Döndüğünde elinde iç bilet vardı.
''Üçüncü bilet kimin ?''
''Vanessa!!!!''Bize doğru gelen çocuğu farkettim.
''Fredie....''Şu anda Vanessa'yı öldürebilirdim.Nasıl olur da onu sinemaya çağırmıştı.
''Nasılsın Melinda ?!''Fredie'nin gülümsemesi surat ifademi görünce soldu.Vanessa'ya sert bir bakış attım.
''Immm.....Şey ben mısır almaya gideyim.Sizde salon ikiye gidin.Birazdan yanınızda olurum.Vanessa ben daha bir şey diyemeden yanımızdan ayrıldı.Fredie ve ben hiç konuşmadan sinema salonuna girdik.İçeride koltuğa oturduğumda o da hemen yanıma oturdu.Fredie'nin burada olması ciddi bir biçimde sinirimi bozmuştu.Bu yüzden de parmaklarımla oynamaya başladım.Elini elimin üstüne koydu.Elimi hemen çekip kollarımı birbirine bağlayıp ona sert bir şekkilde baktım.
''üzgünüm....''
''Olmalısın!''
''Ama dün barışmıştık.''Sesinde ciddi anlamda üzüntü vardı.
''O Daren'la senin yüzünden 'bir kez daha' tartışmadan önceydi.''Bir kez dahayı bile bile vurgulamıştım.
''Sana söylemiştim o seni yoruyor.''
''Fredie seninle bir kez daha tartışmak istemiyorum!''Bunu hafif kızgın bir sesle söylemiştim.
''Ama bu doğru.Dün onun yüzünden ağladın.''Şimdi onun seside kızdın bir hal almıştı.
''Neden ağladığımı bilmiyor.....''
''Neden ağladığını çok iyi biliyorum.Sizi tartışırken gördüm.Sana söylediklerinide.VE sen hala onu savunuyorsun.''
''Sen bizi mi dinliyordun ?''Ona tekrar tokat atmamak için kendimi zor tutuyordum.
''Dinliyordum ve ona yumruk atmamak için kendimi zor tutuyordum.Sonra ağladın.Neden ağladığını sormadığım dikkatini çekmedi mi ?'':Çünkü biliyordum,o seni ağlatmıştı.Ve sonra sen ne yaptın?!Ona çıktığımızı söyledim diye beni tokatladın.Ama ben üzülmeni istemediğim için böyle bir şey yaptım.Ardından kendini onun kollarına attın.Onu öptün....''Fredie'nin söyledikleri karşısında şoka girmiştim.Meğer içinde neler biriktiriyormuş.
''Şimdi anladın mı?Lütfen aramızdaki sevgi....''
''Arkadaşlığı''
''Arkadaşlığı bozma.''Birden Fredie ile aramdaki gerginliğin bittiğini hissettim.Artık ona kızmıyordum.Hatta hak bile veriyordum.Tabii Daren hakkında dedikleri dışında.O anda telefonum titredi.Msj gelmişti.Hemde Daren'dan.Msjı okuduktan sonra içimi bir mutluluk kapladı.Çünkü msjda ''seni seviyorum''yazıyordu.Telfonun ekranından kafamı kaldırdığımda Fredie'nin de msjı okuduğunu gördüm.Tekrar kavga ediceğimizi düşündüm.Ama Vanessa yanımıza geldi.İçimden tyam zamanında diye geçirdim.
''Melinda çok az kaldı........Dolunayda.....''Ses geri gelmişti.Fredie'nin kaskatı kesildiğini gördüm.Acaba sesi duymuş olabilir miydi?''
''Gündüz beklebilir
Gece hep sürebilir
Karanlıklarında gizlidir
Gecenin sakladıkları
Yapıldı yanlış olan
Açığa çıktı gizli olan
Şimdi dolunayda
Her şey kesinleşecek!!!!
Melinda dinle.......''Ve ses birden sustu.Ama söylediklerine hiç bir anlam verememiştim.Işıklar söndü ve film başladı.Ama benim aklım hala şiirdeydi.Dolunayda gecenin sakladıklarının kesinleşeceğini söylüyordu.Dolunayda.....Yavaşça Vanessa'ya eğildim.
''Dolunay ne zaman?''Vanessa bana garip bir şekilde baktı.
''Melinda nerden bileyim.Hem bak filmi kaçırıyoruz.''
''Melinda....Söylediklerime kulak ver...Söylediklerim birer uyarı...Kapı açılacak ve sınır kalkacak.Dolunayda her mşeyin farkına varacaksın.Unutma dolunayda!!!!!!''
6.bölüm
Sabah kalktığımda kendimi çok kötü hissediyordum.Bütün hafta sonunu sesin söylediklerini düşünerek geçirmiştim.
''Melinda...''Kapım tıklandı ve ardından yavaşça açıldı.Ally elinde bir kutuyla içeri girdi.Kutuyu yanıma bıraktı.
''Tatlım bu kutu sana gelmiş.''Bana sıcak bir şekilde gülümsedikten sonra dışarı çıktı.Kutunun üzerinde düzgün bir el yazısıyla ''Melinda''yazıyordu.Kutuyu açtığımda şok oldum.Çünkü kutunun içinde gümüş renkli bir hançer vardı.Hançerin çevresini saran sarmaşık desenlerinin ortasında kabartılmış bir dolunay vardı.Dolunay....Aman tanrım!!!!Bunun ses tarafından söylenen dolunayla ilgisi var mıydı?!Hayır olamazdı.Yani olmamalıydı.Hızlıca üstümü giydim ve çantamı hazırladım.Hançeri elimden bırakamıyordum.Yavaşça kapım çalındı.Telaşla hançeri çantama attım.Hoş zaten onu evde bırakamazdım.Sally içeri girdi.
''Bir arkadaşın geldi.''Sally'nin bakışalrı bir garipti.Ama onun da ötesinde küçük bir çocuğun muzipliğiyle parıldıyordu.Sally dışarı çıktıktan sonra bende hızlı bir şekilde dışarı çıktım.Birine çarptım ve o biri beni kollarına aldı.Kafamı kaldırdığımda Daren'ın harika bakışlarıyla karşılaştım.Mavi gözleriyle içime işliyor,adeta ruhumu deliyordu.Dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu.Ama bu bile kalbimin delice atmasına yetmişti.Ve elbette yüzümün kızarmasına.Beni bir kezde alnımdan öptü.Bana gülümsedi.Sonra biraz geri çekilip yüzüme baktı.Sanki beni tanımaya çalışır gibiydi.Sonra beni bıraktı ve elimi tuttu.
''Biraz daha oyalanacak olursak okula yetişemeyeceğiz.''Birlikte aşağıya indik.Arabasının akpısını açarken bir an durakladı.Ama sonra toparlanıp arabaya bindi.Ama arbayı çalıştırmadı.Öylece duruyordu.Yüzü de soluklaşmıştı.
''Daren sen iyi misin ?''Daren'dan ses gelmiyordu.Yavaşça arabayı çalıştırdı.Okulun yoluda girerken arabayı kenara çekti.Yavaşça bana döndü.
''Zamanım azalmaya başladı.Bunu başaramıyacağım.''Söylediklerinden tek kelime bile anlamıyordumVe Daren gerçekten çok ama çok kötü gözüküyordu.
''Daren dediklerini anlamıyorum.''
''Son dolunayıma yaklaşıyorum.Dört dolunay sonra ben...''Sözünü tamamlayamadan sustu.Ve yine işin içine dolunay girmişti..Bunu sormam lazımdı.
''Dolunayda ne olacak!!!!''Sesim merakımdan dolayı yüksek çıkmıştı.
''Ben...Bu çok saçma.''
''Sanırım yine de dinleyebilirim.''İyice meraklanmıştım.Daren bana yaklaştı.
''Senden bir şey rica etsem ve sonra açıklasam .''Bana biraz daha yaklaştı.
''Sonra açıklarsan neden olmasın.''Daren derin bir nefes aldı.
''Seni öpebilir miyim ?''Bu sözü karşısında çok şaşırmıştım.Ama Daren ciddi gözüküyordu.Beni kollarının arasına alıp öpmeye başladı.İlk tepkim onu itmek oldu.Ama sonra...Daren beni iyice sıkmaya başladı.Cama vuruldu ama Daren bunu duymamış gibi beni öpmeye devam etti.Tekrar cama vuruldu.Bu sefer onu daha hızlı itip kendimden uzaklaştırdım.Camdan baktığımda Vanessa'nın bize bakmakta olduğunu farkettim.Daren'ın kilidi açmasıyla Vanessa'nın kapıyı açması bir oldu.
''Meli!Daren!''Sesi şaşırmış gibi çıkıyordu.
''Vanessa biz...''
''Sizin ne yaptığınız benim umrumda değil.''Sesindeki korkuyu daha yeni farketmiştim.
''Ne oldu?!''Bende korkmaya başlamıştım.
''Yemekhanede bir çocuk ölü bulunmuş.Ve işin kötüsü Fredie ortalarda yok.''Daren bunu duyduğu gibi çıkardığı kemerini gheri taktı.
''Melinda arabadan aşağı in ve benden haber bekle.''Daren direksiyonu sıkıca kavradı .Aşağıya indiğimde gaza bastı ve hızlı bir şekilde yanımızdan ayrıldı.Yavaşça Vanessa'ya döndüm.Korkmuş gözüküyordu.
''Ölen...Çocuk kim ?''Güçlükle konuşabilmiştim.
''Chuck...''Fredie'nin en yakın arkadaşlarından biriydi.Bir kaç kez konuşmuşluğumuz ve ilk günkü garip bakışları dışında pek fazla samimiyetimiz yoktu.
''Peki neden ölmüş ?''Vanessa'nın düşüp bayılmaması için yavaşça konuşmuştum.
''Bilmiyorum...Polisler bizi okulun içine almıyorlar.''Yavaşça kaldırıma oturdu.En az Daren kadar kötü gözüküyordu.Daren...Acaba o neredeydi.Ve Chuck'ın suçu neydi.Neden öldürülmüştü.Ben bunları düşünürken Sally'nin arabası yanımızda durdu.Arabadann telaşla indi.Hemen beni kollarının arasına aldı.
''Canım olanları duydum.''Sally böyle söyleyince benimde aslında ne kadar korkmuş olduğumu anladım.Sally Vanessa'yı ve beni arabaya bindirdi.Vanessa kafasını omzuma dayadı.
''Midem bulanıyor.''Sesi bir fısıltıdan farksızdı.
''Tatlım ailene haber verdim.Seni evine götürüyorum.''Kafamı soğuk cama dayadım.Daren!aklımdan geçen tek şey oydu.Vanessaların kapılarının önüne geldiğimizde bir kadının merdivenlerden hızla inip arabaya yöneldiğini gördüm.Kapıyı açıp Vanessa'yı kollarının arasına aldı.Bu görüntü benim salya sümük ağlamama neden oldu.Annemi ciddi anlamda çok özlemiştim.Onun kokusunu,siyah kıvırcık saçlarını...Kafamı hızla bu görüntüden başka yöne çevirdim.Araba tekrar hareket edene kadar gözyaşlarım dinmedi.Eve gittiğimde ilk işim kendimi yatağa atmak oldu.

''Melinda tatlım hadi uyan!''Gözlerimi yavaşça açtığımda başımda dikilmekte olan Sally'i gördüm.Ona zoraki bir şekilde gülümsedim.
''Hadi uykucu kalk ve üstünü giyin.''
''Sabah oldu mu ki ?''
''Hayır.Hep beraber dışarı çıkıyoruz.''Tanrım!Böyle bir günden sonra en son isteyeceğim şey dışarı çıkmaktı.
''Şey aslında...''
''Kaytarmak yok.On dakikaya hazır ol!''İsteksiz bir biçimde üstümü değiştirdim.Arabaya binince kafamı cama yaslayıp sessizce yolu izledim.Yolun sonunda ışıklı bir şey vardı ve bizde giderek yaklaşıyorduk.En sonunda ışıklı yerin önünde durdu.
''Festival mi?!''David mutlu bir şekilde gülümsedi.
''Ne kadar harika değil mi ?''Sally arabadan inerken çocuklar gibi mutlu gözüküyordu.Onlar biletleri alamya gidince bende etrafı incelemeye koyuldum.Bir süre sonra Sally ve David elinde biletlerle yanıma geldiler.
''Al canım bunlar senin.İki saat sonra arabada görüşürüz.''Sally bir yandan elime bir bilet öbeği tıkıştırıyordu.Etrafı gezmeye koyuldum.Geçerken bir falcının önünde durdum.Önündeki kartonda.
''Gel ve gerçekleri gör!!!''yazıyordu.Komikte olsa cevaplarımın burada olabileceğini düşündüm.Yavaşça çadırın önündeki sandalyeye oturdum.Falcı kadın başını kaldırdı ve bana vaktı.
''Önce para sonra fal güzelim.''Konuşurken kullağındaki sallantılı küpeleri şakırdıyordu.Kadının önene 20$ koydum.Kadının yüzü hemen aydınlandı.
''Ne falı istersin şekerim.Su mu?El mi?Yoksa....''
''Hayır ben bir soruyu açıklığa kavuşturmak için geldim.''Kollarını sıyırdı ve ellerini çenesinde birleştirerek bana eğildi.
''Nasıl bir soru ?''
''Dolunay ve öldükten sonra dirilen ruhlarla ilgili.''Kadının gözleri şaşkınlıkla açıldı ve ardından ayağa kalktı.Çadıra gitti ve çadırın kapısını açtı.
''İçeri gel.''Beni içeri soktuktan sonra çadırda asılı olna açık levhasını kapalıya çevirdi.Ardından o da içeri girdi.
''ilk hangisini öğrenmek istiyorsun.?''
''Dolunay...''Falcı derin bir nefes aldı
''Dolunay gecelerinde ruhlar dünyası ile ölümlülerin dünyasının arasındaki kapı açılır.''Derin bir nefes daha aldı.
''Dünyada kalabilmeyi başarabilmiş ruhlar vardır.Bunların bazıları iyi bazıları ise kötüdür.Ama her ruhun belli bir süresi vardır.Süresi dolan, dolunayda ruhlar dünyasına çekilir.Sadece bazı iyi ve kötü ruhlar bu süreyi uzatabilir.Kötü ruhlar insanları öldürerek sürelerini uzatırken,iyi ruhlar birilerinin onları canından vazgeçecek kadar sevmesiyle ya da onları öldürmekle görevli cellatların ölümüyle süreyi uzatırlar.''Şaşırmıştım.Benim ruhlarla ilgim olabilir miydi.
''Ölülere gelince eğer bir insan ruhlarla ilgili birini yanında ölürse yada o biri tarafından öldürülürse iki dünya arasında sıkışıp kalır.''Tamam iyice korkuyordum.
''Benim arkadaşım yanımda öldü ve...''Herşey tıpkı bir puzzle parçaları gibi yerlerini buluyordu.
''Sana göründü.''Lafımı tamaladı.O anda sabah çantama sakladığım hançer aklıma geldi.HAnçeri çıkarıp masaya koydum.
''Bu...Mümkün değil.''Hançeri eline alıp incelemeye başladı.Elleriyle kabartılmış dolunay desenine dokununca şaşkınlıkla açıldı.
7.bölüm
''Sen...Bir ruh cellladısın....'' Bu söz beynimin içinde çınladı.Ben mi cellad mıydım!!!!Öyleyse kimdi bu ruh???
''Sana dolunaydan ölen kız dışında kim nasıl bahsetti?''Falcının gözlerindeki merakı ve korkuyu açıkça görebiliyordum.
''Daren.Yani erkek arkadaşım bana dört dolunayının kaldığını söyle....''Gerçek pat diye karşıma çıkmıştı.
''O oğlanın ecelisin.Daha doğrusu ikinci ecelisin.O çocuğun iyiliği için onunla ilişkini bitir...''
''Yeter!!!Nasıl olurda bunları söyleyebiliyorsunuz!Bu saçmalık!Siz delisiniz!Böyle bir şeyin olması imkansız!''Sinirli bir şekilde ayağa kalktım ve falcıdan hançeri aldım.Arkamı dönüp giderken bana seslendi.
''Onun kurtulabilmesi için birinin ona canından vaz geçecek kadar aşık olması gerekiyor yada celladının ölmesi!!!''Falcı bunu bir uyarı gibi söylemişti.Hızlı bir şekilde kendimi çadırdan dışarı attım.Cebimden biletleri çıkarıp çöp kutusuna attım.Hızlı bir şekilde arabaya gittim.Arabaya yaslanmamla ağlamaya başlamam bir oldu.Bu mümkün olamazdı.Ben Daren'ı öldüremezdim.Saate baktım daha altıyadı.Demek ki bir buçuk saatten fazla zamanım vardı.Eğer şimdi Daren'ı bulabilirsen onunla konuşabilirdim.Ama bir sorunum vardı.Evinin adresini bilmiyordum.Aklıma Bayan Dawson geldi.Okula ilk geldiğimde bir ihtiyacım olur diye bana telefon numarasını vermişti.Telimi çıkarıp Bayan Dawson'ı aradım.
ARTIK BENDE BURDAYIM Laughing
dilara
dilara

Mesaj Sayısı : 30
Kayıt tarihi : 05/06/10
Yaş : 28

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Paz Haz. 06, 2010 11:06 am

burda olmana sevindim hadii yb yazmaya başla artık Very Happy
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  dilara Paz Haz. 06, 2010 11:38 am

kız anca akşama Very Happy daha ybyi geçirmedim cnm
dilara
dilara

Mesaj Sayısı : 30
Kayıt tarihi : 05/06/10
Yaş : 28

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Paz Haz. 06, 2010 12:01 pm

geçirmeye başla çünkü bende başladım Very Happy
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  I love bayb Paz Haz. 06, 2010 1:41 pm

anam dilara da gelmiş ya bounce
I love bayb
I love bayb

Mesaj Sayısı : 115
Kayıt tarihi : 06/06/10
Nerden : istabuldan gelicen mi xD

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Paz Haz. 06, 2010 1:48 pm

geldi tabii yaa
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  Psiko_Maniac Paz Haz. 06, 2010 4:12 pm

daha çok kişi qelcek... Very Happy
Psiko_Maniac
Psiko_Maniac

Mesaj Sayısı : 59
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 26
Nerden : Chennemden...xD

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Paz Haz. 06, 2010 4:33 pm

kesinlikle Razz
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  (_ALiCe_CuLLeN_) Paz Haz. 06, 2010 7:01 pm

dilaraaaaa yb istiyoruzzzzzzzzzzzz
(_ALiCe_CuLLeN_)
(_ALiCe_CuLLeN_)

Mesaj Sayısı : 209
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 29
Nerden : italya

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  sekerkiss07 Paz Haz. 06, 2010 7:01 pm

Ay ne güzel bütün fıstıklar biraradayız yaa Very Happy Yb istiyorii dilarammmmm Wink
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Ptsi Haz. 07, 2010 3:45 pm

dilaraaa yb nerdeee
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  dilara Ptsi Haz. 07, 2010 3:49 pm

bir saate geliyor Very Happy
dilara
dilara

Mesaj Sayısı : 30
Kayıt tarihi : 05/06/10
Yaş : 28

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  (_ALiCe_CuLLeN_) Ptsi Haz. 07, 2010 3:50 pm

dilaraaa çabuk ollllll Very Happy
(_ALiCe_CuLLeN_)
(_ALiCe_CuLLeN_)

Mesaj Sayısı : 209
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 29
Nerden : italya

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  tuğçe Ptsi Haz. 07, 2010 3:58 pm

dn gelcekti hani Exclamation
tuğçe
tuğçe
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 05/06/10
Nerden : bursa

https://geceevigossipgirl.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  sekerkiss07 Ptsi Haz. 07, 2010 5:23 pm

Acil acil acil yb istiyorum lüffeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen Laughing
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  dilara Ptsi Haz. 07, 2010 5:25 pm

kızlar bnim arkilerden birnin sorunu vvar.şimdi onula ilgileniyrm.ancak akşam atabilirim Shocked
dilara
dilara

Mesaj Sayısı : 30
Kayıt tarihi : 05/06/10
Yaş : 28

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  sekerkiss07 Ptsi Haz. 07, 2010 5:30 pm

Fazla geç kalmasın ama şekeeeeeeer Very Happy
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

GECENİN FISILTISI Empty Geri: GECENİN FISILTISI

Mesaj  sekerkiss07 Çarş. Haz. 09, 2010 8:55 am

Evet yb istiyorummmmmm bebek hadi göster bakalım zihin gücünü Very Happy
sekerkiss07
sekerkiss07

Mesaj Sayısı : 159
Kayıt tarihi : 06/06/10
Yaş : 33
Nerden : Güney sahillerinden sesleniyorum size huhuuuuu :D

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz